Monday, March 25, 2013

İrem Nemo'suna kavuşsun!

Biraz hüzünlü bir hikayem var bugün.

İrem'le biricik oğlu Nemo'nun hikayesi bu. İrem kim derseniz, kendi ağzından İrem: " Hayatı oğlu Nemoya kah kavuşup kah ayrı düşerek geçmiş, hukuk savaşı yorgunu, artık 40'lı yaşların son çeyreğinde, güçlü, yengeç, yeniden evlenecek kadar romantik, herşeye rağmen iyimser, mühendislik okumuş, ilaç sektöründe satınalma, lojistik, tedarik zinciri alanlarında yöneticilik yapmış, 2013 başında emekli olmuş bir anne. Şu yangın bir sönse, suluboya resim çalışmalarına başlayacağım. Kapaktaki fotoğraf da lise yıllarında, Bodrum-Gümbet'te ailemle tatilde, günleri iskelede roman okuyarak geçirdiğim, hayatı çok farklı hayal ettiğim günlerde ben..."

İrem'in bir bloğu da var. Bagdatcafe.. Ben İrem'i tanıyorum da üstelik. Bir gece yarısı Asortikciğimden gelen bir mail gördüm. Hadi ey anneler ayaklanalım, İrem'i Nemosuna kavuşturalım diyordu. İrem'i tanıdığımdan da hikayeyi biliyordum, İrem sevdiği adamdan çocuk yapma cesaretini göstermiş bir kadın, bir anne. Ama şiddetin başladığı yerde almış cocuğunu gitmiş, aslında pekte gidememiş, başlayan hukuk savaşlarının sonunda Nemo kah babada, kah ananede ve hatta sosyal kurumda kalmak süretiyle yıllar geçmiş, İrem  mücadelesine devam ediyor. Ama bu mücadelede sesini duyurmak için biz bugün yani 26 Mart'ta Türkiye saatiyle 10.00 ve 22.00'de sosyal medyada bu durumu paylaşan tivitler atacağız, facebook sayfalarımızda paylaşacağız, özellikle bu sesi Ayşe Arman'a duyurmaya çalışacağız ki İrem'in sesi daha güçlü çıksın. Bilsin ki tüm kadınlar, tüm anneler arkasında, attığı çılız gibi görünen çığlık aslında milyonların çığlığı!

Hadi bakalım pamuk eller klavyeye!

Thursday, March 21, 2013

Bir veda partisi bu kadar mı ağlatır.

8 mart Leo'nun Plus International Preschool'daki son günü idi. Başladığından beri über memnun olduğumuz bir okul burası. Kanada'da aynı sevgiyi, aynı dostluğu ve sıcaklığı bulamayacağımızı bildiğimiz okul.

Kanada'ya gelmeden önce bir veda partisi vardı, içimiz burularak, kah ağlayarak kah gülerek izledik ve elbette çok Sevgili Veronique ve Madame Aysun'un çok değerli katkıları ile. İnanın o 15 çocuğu bir arada tutmak dünyanın en zor işi.

 Parti öncesi kudururlarken.
 Duru galiba en çok üzülünlerden biriydi. "Biz Leo'yu çok özleriz ama annem sizi arayabilir değil mi ?" dedi..ağladım..
 Circle time..şarkılar..ağladım
 Au revoir Petit Leo şarkısını söylerlerken artık ağlamaktan patladık hepimiz.
 Okul Leo'ya şahane de bir veda hediyesi almış..elbette valizimizde geldi ve şu an yanımızda.
 Hediye açılırken..
Bizim yaptığımız minik hediyeleri arkadaşlara verirken.

Leo yeni bir hayata yelken açarken biliyorum arkada bıraktıkları onu çok özleyecek, Leo'nun da onları özleyeceği gibi. Ama her güzel şeyin bir bedeli var değil mi?